Abdulkadir Selvi: PKK'nin Çekilme kararı tarihi süreçte tarihi adım

PKK, Türkiye içindeki güçlerini çektiğini ve Türkiye’deki faaliyetlerini sona erdirdiğini açıkladı. Böylece Terörsüz Türkiye sürecinde önemli bir eşik aşılmış oldu. Terörsüz Türkiye hedefine bir adım daha yaklaşıldı. Tarihi bir aşama kaydedildi.

Abdulkadir Selvi: PKK'nin Çekilme kararı tarihi süreçte tarihi adım

Hürriyet yazarlarından Abdulkadir Selvi bugünkü köşesinde PKK'nin çekilme kararını yazdı. "Tarihi Süreçte Tarihi Adım" başlığıyla kaleme aldığı yazısında Selvi, PKK'nin, Türkiye sınırları içindeki tüm güçlerini çektiğini ve ülkedeki faaliyetlerini sona erdirdiğini açıkladığını belirterek, "11 Temmuz’da PKK’nın silahları yaktığı açıklamayı Bese Hozat yapmıştı. Sembolik olarak silahlar yakılmıştı. Bu kez açıklama, örgütün üst düzey yöneticilerinden Sabri Ok tarafından yapıldı. Ok’un yanında Türkiye’den çekilen 23 PKK’lı yer aldı. Açıklamada 'Bu, savaşın bitmesi ve yeni bir dönemin başlaması için atılmış tarihi bir adımdır' denildi" dedi.

Selvi'nin makalesinde öne çıkan bölümler:

Bu gelişmeyle birlikte “Terörsüz Türkiye” hedefi kapsamında yeni bir aşamaya geçilmiş oldu. Süreç, örgütün daha önceki çekilme dönemlerinden farklı olarak “kalıcı ve aşamalı tasfiye planı” çerçevesinde değerlendiriliyor.

Süreç nasıl başladı?

PKK’nın Türkiye içindeki varlığını sonlandırma süreci, 26 Ağustos 2024’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Malazgirt’te yaptığı “İç cepheyi tahkim etme” çağrısıyla başladı.
22 Ekim’de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yaptığı açıklama sürecin siyasi startı olarak görülürken, 27 Şubat 2025’te Abdullah Öcalan tarafından yapılan açıklamayla birinci aşama fiilen başladı.

12–13 Mayıs’ta örgüt, “silah bırakma ve kendini feshetme” kararı aldığını duyurdu. 11 Temmuz’da ise Bese Hozat öncülüğünde bir grup PKK mensubu sembolik olarak silahlarını yakarak “geri dönüş yok” mesajı verdi.

26 Ekim’de gelen yeni açıklama, Türkiye’deki faaliyetlerin tamamen sonlandırılması anlamına geliyor.

“Konjonktür bu kez farklı”

PKK geçmişte iki kez Türkiye’den çekilme kararı almış ancak süreçler çatışmalarla sonlanmıştı. Sabri Ok, bu kez durumun farklı olduğunu vurguladı: “Bu kez hem iç hem dış konjonktür farklı. Artık savaş değil, siyaset dönemi başlıyor.”

Öcalan’ın iradesiyle hareket ettiklerini belirten Ok, “Bu bir geri çekilme değil, yeni bir döneme geçiştir” dedi.

MİT süreci yönetiyor

Süreç, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından koordine ediliyor. MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın yürüttüğü planlama doğrultusunda adımlar “takvime bağlı ve kontrollü” biçimde ilerliyor.
Güvenlik kaynakları, bundan sonraki aşamada PKK’nın Irak ve Suriye’deki silahlı varlığının tasfiyesinin hedeflendiğini belirtiyor.

Analistlere göre sürecin Türkiye’de başlaması, örgütün tarihsel yapısı açısından sembolik önem taşıyor.
PKK’nın 1970’lerde Türkiye’de kurulmuş olması, tasfiye sürecinin de Türkiye topraklarında başlatılmasını “siyasi ve psikolojik bir kırılma noktası” haline getiriyor.

Bu çerçevede süreç sadece Türkiye açısından değil, bölgesel güç dengeleri açısından da yeni bir dönemi işaret ediyor.

Yeni denklem: Türk–Kürt ortaklığı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce yaptığı bir konuşmada “Türkiye, sınırları içindeki Kürtlerin olduğu kadar dışarıdaki Kürtlerin de en samimi hamisidir” ifadelerini kullanmıştı.
Yorumculara göre bu açıklama, yeni dönemde Türk–Kürt, Arap ittifakı temelinde şekillenecek bölgesel bir modelin habercisi olarak görülüyor.

Süreçle birlikte Türkiye, 40 yılı aşkın süredir devam eden silahlı çatışma dönemini kapatmaya hazırlanıyor.
PKK’nın silah bırakma ve çekilme süreci başarıyla tamamlanırsa, Türkiye tarihinin en uzun süreli güvenlik krizlerinden biri sona erecek.
Süreçte herhangi bir “al–ver” pazarlığı veya dış arabulucu ülke bulunmuyor.