PKK’nın geri çekilmesinin arka planı: Öcalan'ın rolü!
PKK’nin Türkiye’den çekilme kararının perde arkası netleşiyor. T24'ten Ceren Bayar’ın analizine göre, Öcalan örgütünü Türkiye’den çekilmeye bizzat çağırarak ikna etti. Süreç boyunca devlet ve PKK arasındaki temaslar hiç kesilmedi.
Ceren Bayar (T24) - PKK’nin Türkiye’den geri çekilmesi kararının arka planı netleşmeye başladı. Abdullah Öcalan, süreçteki duraksamayı aşmak için örgütünü Türkiye’den çekilmeye ikna etti ve bizzat çağrı yaptı. Bayar’ın aktardığına göre, bu süreç boyunca devlet heyetleri ile PKK arasındaki mekanizmalarda temaslar kesintisiz devam etti.
Öcalan ve görüşme halinde olduğu devlet yetkilileri, geçtiğimiz haftalarda sürecin “duraksadığı” tespitini yaptı. Her iki tarafın da karşı tarafın adım atmasını beklemesinin süreci tıkadığı ifade edildi. Bu tıkanma hali, karşılıklı açıklamaların sertleşmesine, gerilimin artmasına ve sürece olan inancın zayıflamasına yol açtı.
Ayrıca, Türkiye’deki örgüt varlığının provokasyon ve sabotaj riskini artıracağı endişesi de bu görüşmelerde gündeme geldi.
Tıkanmayı aşmak ve sürece yeniden ivme kazandırmak amacıyla birkaç alternatif plan tartışıldı. Bunlardan biri, örgüt üyelerinden oluşan bazı grupların Türkiye’ye dönüşüydü. Ancak hem Öcalan hem de örgüt, gerekli yasal düzenlemeler yapılmadan bu seçeneği uygun bulmadı.
Öcalan devreye girdi: “Çekilme” kararı
Bunun üzerine örgütün Türkiye’den tamamen çekilmesi formülü masaya geldi. Bayar’ın edindiği bilgilere göre, Öcalan örgütü bu seçeneğe ikna etmek için bizzat devreye girdi ve geri çekilmenin gerekçesini anlatan bir çağrı yaptı.
PKK’nın, devletten adım beklediği bir dönemde bu kararı almasının kolay olmadığı, ancak Öcalan’ın kişisel etkisi ve stratejik yaklaşımının belirleyici olduğu vurgulandı.
İki bölgeden çekilme tamamlandı
Kaynaklara göre şimdiye kadar iki bölgeden çekilme gerçekleşti; bu gruplar birleşerek Türkiye sınırlarından çıktı. Sürecin şu ana kadar gerilimsiz ve koordineli biçimde ilerlediği, güvenlik birimleriyle örgüt arasında herhangi bir temas yaşanmadığı ifade edildi.
Yetkililer, mevcut tempoya bakıldığında 2026 yılının ilk aylarına kadar önemli ilerleme sağlanmasının beklendiğini belirtti.
Gözler Erdoğan–İmralı görüşmesinde
Sürecin bundan sonraki seyrinde, 30 Ekim’de yapılması planlanan Erdoğan–İmralı heyeti görüşmesinin belirleyici olması bekleniyor. Görüşmede yasal düzenlemeler, İmralı komisyonunun çalışmaları ve demokratik adımların ele alınması öngörülüyor.
Bayar’ın edindiği bilgilere göre, Öcalan’ın sürece dair “günlük tartışmaların ötesinde stratejik bir bakış” benimsediği ve bu yaklaşımın Erdoğan’a iletilecek mesajlarda da yer aldığı belirtiliyor.