Aldar Xelil: Suriye'den hiç bir zaman kopmadık, füzelerle savaşmak Suriye Ordusu'nun görevi
Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) Yürütme Kurulu Üyesi Aldar Halil, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin arasındaki anlaşma nedeniyle Suriye ordusunun şiddetli çatışmaların yaşandığı Serekaniye ve Tel Abyad'a (Gire Spi) müdahale etmediğini savundu. Halil, “Füzelerini getirip savaşmak Suriye ordusunun görevidir” dedi.

Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) Yürütme Kurulu Üyesi Aldar Halil, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin arasındaki anlaşma nedeniyle Suriye ordusunun şiddetli çatışmaların yaşandığı Serekaniye ve Tel Abyad'a (Gire Spi) müdahale etmediğini savundu. Halil, “Füzelerini getirip savaşmak Suriye ordusunun görevidir” dedi.
Aldar Halil, Türkiye’nin Fırat’ın doğusunda başlattığı operasyon, tutuklu IŞİD’lilerin durumu, Suriye Demokratik Güçleri’nin (DSG) Suriye hükümeti ile anlaşması ve ABD’nin bu süreçteki tavrına ilişkin Rûdaw muhabiri Roj Ali Zala’nın sorularını yanıtladı.
Türkiye’nin Rojava’ya yönelik operasyonu ile birlikte DSG’nin elinde tutuklu bulunan IŞİD’lilerin de isyana başladığını belirten Halil, şöyle dedi:
“Hapishanelerde tutuklu bulunan IŞİD’li teröristler Türk devletinin işgal saldırısında bulunduğunu işittiler. Hatta Türkiler iki hapisanenin yakınlarını bombaladı ve bir hapisanenin kapısında bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. Bu da IŞİD’lilerin hapisanelerde isyana başlamasına neden oldu. Onlar Erdoğan’ı sahipleri gibi görüyor ve gelip kendilerini kurtaracağına inanıyor. Bu yüzden IŞİD’lilerin tutulduğu hapisanelerde durum tehlike arzediyor”
DSG ile Suriye hükümeti arasındaki anlaşma değil ön mutabakat olduğunu dile getiren Aldar Halil, “Biz bu parçada Suriye’den kopmadık, Suriye’nin bir parçasıyız. Sistemimizin ismi ister otonomi, ister özerk yönetim ve isterse de federal bölge olsun fark etmez. Sınırlarını korumak merkezi hükümetin görevidir.. Biz Şam’a da söyledik; sınırları koruma görevi sizindir. Bu mutabakat da sınırların korunmasına yönelik askeri bir mutabataktır” ifadelerini kullandı.
“Gerçekte bu mutabakatı sağlayan Rusya’dır” diyen Halil sözlerine şöyle devam etti:
“Rusya olmazsa Suriye rejimi tek başına bu mutabakatı kabul etmeye cesaret etmezdi. Efrin saldırdıklarında da Suriye güç göndermek istedi ama Rusya kabul etmedi. Türkler Suriye’nin gönderdiği askerlerin hepsini şehit etti. Çünkü Rusya onlarla değildi. Ama Rusya şimdi Suriye askerlerinin girdiği bölgelere Türkiye’nin saldırmayacağına dahi garanti verdi.”
TEV-DEM Yürütme Kurulu üyesi Halil, “Suriye ordusu neden Gire Spi ve Serekaniye'ye girmedi?” sorununa ise şu yanıtı verdi:
“Füzelerini getirip savaşa girişmeleri Suriye ordusunun görevi. Mutabakata göre Rusya Türkiye’ye ‘burada rejim var, saldırmayın’ diyebilir. Ama Suriye ordusu savaş ve çatışmaların yaşandığı bölgelere girmeyecek. Çünkü saldırı başlamadan önce Erdoğan Putin ile anlaşma yapmış ve Putin de ‘tamam’ diyerek yeşil ışık yakmış. Şimdi Suriye ordusunu gönderirse Erdoğan’a dur demek zorunda kalacak. Ne Şam’ı ne de Ankara’yı küstürmemek için ‘savaş olan bölgelerle bir işimiz yok’ diyorlar.”
ABD’nin DSG ile Şam yönetimi arasındaki mutabakata yaklaşımı hakkında bir soruya Halil, “Doğrusu bu mesele onlara da soruldu ama onlar ‘biz gidiyoruz, bu sizin iç meseleniz, nasıl anlaşırsanız bu size kalmış’ dediler” şeklinde yanıt verdi.
“DSG’nin Suriye ordusuna bağlı 5’inci kolordu olacağı söyleniyor. Bu doğru mu?” sorusuna Halil, “Basında orada burada ilginç şeyler söyleniyor ama bu tür şeyler üzerine bir tartışma olmamış. Sadece tartışılan konu şu; ülkemiz işgal edilmeye çalışılıyor ve bir tehlike var. Suriye hükümeti Birleşmiş Milletler’de temsil sahibidir ve gelip sınırlarını korumalıdır. İttifakımız bundan ibarettir. Bunun dışındaki tüm meseleler bundan sonrasına kalıyor. Erdoğan’ın saldırıları durdurulduğunda oturur yönetimin nasıl olacağını konuşuruz. Biz özerk bir yönetimiz ama Şam’dan kopuk değiliz. Erbil ile Bağdat nasıl birbirinden kopuk değilse öyle.”
Aldar Halil, Şam ile anlaşmalarının Afrin ve Cerablus için de geçerli olduğunu belirterek, “Biz her zaman Efrin’in kurtarılması gerektiğini söylüyoruz. Eğer onlar da tamam derse o zaman mecburen Efrin için başlatılacak bir harekata yardımcı olmak zorundadırlar” dedi.
ABD’nin Rojava’dan çekilmesini de değerlendiren Halil, “Biz devrimimizi yaptığımızda ABD’ye bel bağlamadık ki ‘siz bize ihanet ettiniz’ diyelim. Hayır. Biz zaten kendi işimizi yapıyoruz ama onlar görevlerini yerine getirmedi. Bu kadar ortak çalışmanın ardından iyi bir sonuçla ayrılabilirlerdi” ifadelerini kullandı.