Erdoğan: Türk, Kürt, Arap, düne göre çok daha güvendedir
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, PKK'nin silahları bırakmasıyla tarihte yeni bir sayfanın açıldığını dile getirerek "Kimse korkmasın. Türk, Kürt, Arap düne göre çok daha güvendedir" mesajını verdi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kızılcahamam'da düzenlenen Toplu Açılış ve Anahtar Teslim Töreni'nde konuştu.
Yiğit Bulut'un vefatı
Erdoğan, dava ve yol arkadaşı, aynı zamanda danışmanı Yiğit Bulut'u dün Hakka uğurladıklarını anımsattı.
"Kızılcahamam'daki bu istişare toplantımız vesilesiyle merasime katılamıyoruz ama teşkilatımız orada bu
Erdoğan, salondakilerle birlikte Bulut için Fatiha Suresi okudu, . Pençe Kilit Operasyonunda hayatını kaybeden askerleri andı.
AK Parti'nin istişare kültürünün kurumsallaştığı bir siyasi hareket olduğunu vurgulayan Erdoğan, kuruluşundan itibaren işlerin hep ortak akılla, meşveretle, milletin sözüne kulak vererek, millete danışarak yürütüldüğünü dile getirdi.
Bundan 41 yıl önce 14 Ağustos 1984'te Siirt'in Eruh ve Hakkari'nin Şemdinli ilçelerinde PKK’nin ilk eylemini yaptığını hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bu terör saldırısında 2 askerimizi şehit verdik, 9 sivil vatandaşımız da yaralandı. Bu tarihten itibaren bölücü örgüt, güvenlik güçlerimize ve sivillere yönelik saldırılar düzenledi. 10 bine yakın güvenlik görevlimizi terörle mücadelede şehit verdik. 50 bine yakın vatandaşımız yine terör olaylarında hayatını kaybetti. Öncelikle şehitlerimize, hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Onları unutmadık, unutmayacağız. Vatanımız inşallah ebediyen var olacak, ay yıldızlı bayrağımız inşallah ebediyen semalarımızda özgürce dalgalanacak. Vatan toprağını kanıyla sulayan, ay yıldızlı bayrağımızı al kanlarıyla boyayan şehitlerimiz, her zaman başımızın tacı olacak."
"Hukuk ve meşruiyet dışı mücadele yöntemleri, terörü körükledi"
Erdoğan, 1984'teki ilk eyleminden sonra terörün Türkiye'de her geçen gün tırmandığına dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:
"O günden sonra nice hükümetler geldi. Her biri 'terörün kökünü' kazıyacağını söyledi ama terör ne topraklarımızda ne de üs edindiği başka ülke topraklarında bitirilemedi. Bunda elbette devletin bazı yanlış uygulamalarının da payı vardı. Beyaz toroslar, faili meçhuller, Diyarbakır Cezaevi bunlardan biriydi. Yakılan köyler, bir gecede göçe zorlanan insanlar, evladıyla cezaevinde Kürtçe konuşamayan analar işte bu yanlış uygulamalardan biriydi. Hukuk ve meşruiyet dışı mücadele yöntemleri, terörü bitirmek yerine tam tersine körükledi, büyüttü, terör örgütüne istismar edeceği elverişli bir zemin sundu."
Hataların bedelinin hep beraber ödendiğini vurgulayan Erdoğan, "Sadece güvenlik güçlerimizi şehit vermekle kalmadık, sadece siviller hayatını kaybetmedi, Türkiye bu terör saldırılarıyla istikrarsız hale geldi. Ekonomide 2 trilyon doları bulan bir faturayla karşılaştık. Her şeyden önemlisi terör örgütü ülkemizin huzuruna, dirliğine, birliğine, bütünlüğüne, kardeşliğine çok ağır hasarlar verdi." dedi.
Erdoğan, 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra göreve geldiklerinde terör meselesini çok boyutlu ele aldıklarını belirterek, şunları kaydetti:
“Kardeşliğin hukukunu yerine getirmek için tarihi adımlar attık”
Bundan 47 yıl önce Siirt'in Eruh ve Hakkari'nin Şemdinli ilçelerinde terör örgütü ilk eylemlerini yaptı. İki askerimizi şehit verdik. Bu tarihten itibaren bölücü örgüt, güvenlik güçlerimiz ve sivillerimize saldırılar düzenledi. 10 bine yakın güvenlik görevlimizi şehit verdik.
Şehitlerimizi unutmadık, unutmayacağız. Ay yıldızlı bayrağımız özgürce dalgalanacak. Vatanımız ebediyen var olacak.
Terör bitirilemedi. Bunda elbette devletin bazı yanlış uygulamalarının da payı vardı. Hataların bedelini hep beraber ödedik. Türkiye bu terör saldırılarıyla istikrarsız hale geldi. Ekonomide 2 trilyon doları bulan bir faturayla karşılaştık.
Terörle mücadele ederken bir yandan da teröre bahane oluşturan bataklığı kurutmaya çalıştık. Kardeşliğin hukukunu yerine getirmek için tarihi adımlar attık.
Son yıllarda terör örgütünün eylem kabiliyetini hemen tamamen kırdık. Terör eylemlerinin zarar vermesinin önüne geçtik. Irak ve Suriye harekatlarımız terörle mücadelede elimizi güçlendirdi. Güvenlik birimlerimiz koordinasyon içinde çalıştı. Terör örgütü İmralı'nın da çağrısıyla kongresini topladı ve kendisini fesh ettiğini açıkladı. Silahlarını bıraktı. Dün itibarıyla 47 yıllık terör belası inşallah sona erme sürecine girmiştir. Bugün yeni bir gündür. Bugün tarihte yeni bir sayfa açılmıştır. Bugün büyük Türkiye'nin Türkiye Yüzyılı'nın kapıları ardına kadar aralanmıştır.
"Pazarlık söz konusu değildir"
Terörsüz Türkiye süreci bir pazarlığın, bir al ver sürecinin neticesi değildir. Türkiye Cumhuriyeti devletinin onurunu gurunu çiğnetmeyiz. başını öne eğdirmeyiz.
Bahçeli'nin Türkiye aşkını sorgulamak, vatan sevgini sorgulamak, milliyetçiliği sorgulamak kimsenin haddi değildir.
"Kimsede soru işareti olmasın"
Çabamız sadece Türkiye'nin hayrınadır. Türkiye'nin hayrına olan her girişimde bizi önde göreceksiniz. Ne yapıyorsak Türkiye ve istikbalimiz için yapıyoruz. Kimsede soru işareti olmasın.
Terör en başından beri bir sektör, bir ekosistem oluşturdu. Milleti istismar ettiler, terör saldırılarından kendi emellerine rant devşirmeye kalktılar. Terörün bitiyor olması en çok onları rahatsız ediyor. Çünkü rant kapıları kapanıyor. Ellerindeki oyuncağı kaybediyorlar. Milletim bunları gördükçe çok daha güçleneceğimizi unutmasınlar.
Terör bitecek göreceksiniz hepsi işsiz kalacak. Niyet okuyarak, komplo teorilerini üreterek milletin sevincini gölgelemeye çalışıyorlar. İçerdeki ve dışardaki gayretlerimiz neticeleniyor. Türkiye kazanmıştır. Milletim kazanmıştır. Birliğimize, bütünlüğümüze, milletimize, huzurumuza kast eden, kast edecek hiçbir girişimde olmayız ve asla müsaade etmeyiz.
Bırakınız tedirgin olmayı milletimizin her ferdi bu tablodan dolayı sevinmeli, bayram etmeli, Türkiye'nin her hanesi ay yıldızlı bayrağımızla donatılmalı.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti dimdik ayaktadır. Düne göre çok daha umutludur. 41 yıllık parantez kapanmaktadır. Terör duvarı yıkılmaktadır. Türk, Kürt, Arap, 86 milyon her bir vatandaşımız kazanmıştır.
"Türk ile Kürt kucaklaşıyor"
Biz tarih sahnesine dün çıkmış bir millet değiliz. Biz yani Türkler, Kürtler, Araplar, ittifak yaptığında Çin Denizi'nden Adriyatik'e atlarımız serin esintiler yaydı.
Terörün nihai amacı Türkiye'yi bölmek değildi ama bizi oyaladılar. Bize zaman kaybettirdiler. 41 yılda kim kazandı?
Bugün Türk ile Kürt aralarında engel olmaksızın tekrar muhabbetle kucaklaşıyor. Bugün büyük ve güçlü Türkiye'nin şafağı söküyor. Silahlarla değil, şiddetle değil, muhabbet için kardeşlik için yüz yüze gönül gönüle konuşacağız. Her meselemizi konuşarak çözeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti hepimizin ortak yuvasıdır, çatısıdır. 81 milyon bir, beraber ve kardeşiz. Gönüller bir olunca sınırlar ortadan kalkar.
TBMM'de komisyon
İlk adım olarak TBMM'de komisyon kuracağız. Sürecin yasal çatısını Meclis çatısı altında konuşmaya başlayacağız.
Daha güzel şeyler olacak. İnşallah mümkün olan en geniş katılımla Meclis'imizin de bu hayırlı süreci desteklemesini temenni ediyoruz. Dünkü atılan adımlar Irak'ta çok farklı sesler meydana getirdi. Suriye'deki Kürt kardeşimin de huzurlu yaşaması bizim olmazsa olmazımızdır. Orada da terör defterinin kapanacağına birlik ve beraberliğin kazanacağına inanıyoruz.
"Kürt, Arap, düne göre çok daha güvendedir"
AK Parti, MHP ve DEM, biz en azından üçlü olarak bu yolda beraber yürüme kararı verdik. Derdimiz var. Dertli olduğumuza göre, el ele verdiğimize göre biz bu engelleri aşarız. Artık yumrukları sıkmaya gerek yok.
Türkiye Yüzyılı'nı birlikte inşa edeceğiz. Terörün bitmesiyle Türkiye, unutmayın eskisinden çok daha güçlü ve özgüvenli olacak. Enerjimizi artık asli işimize vereceğiz.
Biz, bir adım atana her türlü kolaylığı sağlarız. Çıkış yolu arayana kapıyı ardına kadar açarız. Ama sular tersine akmaz; akarsa da gereğini yaparız. Kimse korkmasın, tedirgin olmasın. Türk, düne göre çok daha güvendedir, çok daha güçlüdür. Kürt, Arap, düne göre çok daha güvendedir, çok daha güçlüdür.
"Silah sürecini takip edeceğiz"
Kimseyi incitmeden sürecin hassasiyetine uygun şekilde silah teslimini takip edeceğiz.
Hiç kimseyi incitmeden, üzmeden, kırmadan, sürecin hassasiyetine uygun şekilde, işin nihayete ermesi için kolaylaştırıcı olacağız. Şehit anaları, şehit babaları, ellerinizden öpüyorum ve diyorum ki, hiç kimse şehitlerimizin aziz hatırasına el uzatamaz, onların mirasına leke süremez. Müsterih olun. Gelinen nokta ile şehitlerimizin gayesi menzilini bulmuş olacak. Gazi kardeşlerim! müsterih olun; gelinen nokta ile fedakarlığınız taçlanacak. Türkiye’yi buraya şehitlerimiz taşıdı, gazilerimiz taşıdı."
"Suriye'deki Kürt kardeşimin de huzur, emniyet içinde yaşaması olmazsa olmazımız"
Erdoğan, mümkün olan en geniş katılımla, yapıcı ve kolaylaştırıcı bir yaklaşımla Meclis'in de bu hayırlı süreci desteklemesini temenni ettiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Burada şunu da tüm samimiyetimle ifade etmek istiyorum; sadece Kürt vatandaşlarımızın değil, Irak ve Suriye'deki Kürt kardeşimin meselesi de unutmayın bizim meselemizdir. Onlarla da bu süreci görüşüyoruz, konuşuyoruz ve onlar da çok mutlu. Türkiye'deki bu gelişmeler, hele hele dünkü atılan adımlar Irak'ta çok farklı sesler meydana getirdi. Suriye'deki Kürt kardeşimin de huzur, barış ve emniyet içinde yaşaması bizim olmazsa olmazımızdır."
Erdoğan, ABD'nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack'ın aynı zamanda Suriye Özel Temsilcisi de olduğuna dikkati çekerek, "Onlar da Suriye'de görüşmeler, toplantılar yaptılar ve oradan verilen mesajlar da gerçekten çok çok olumluydu, bizler için de sevindiriciydi." dedi.
"DEM ile beraber yürümeye karar verdik"
Erdoğan, böyle bir iklimin süratle oluşması için yeni Suriye hükümeti ile ve uluslararası ortaklarıyla çalışmayı sürdürdüklerini bildirdi.
Orada da terör defterinin kapanacağına, kardeşliğin, birlik, beraberlik ve bütünlüğün kazanacağına yürekten inandıklarını vurgulayan Erdoğan, "Şimdi AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi, DEM, biz en azından üçlü olarak bu yola beraber yürümeye kararı verdik. Derdimiz var, dertliyiz, derdimiz olduğuna göre, dertli olduğumuza göre, el ele verdiğimize göre Allah'ın izniyle biz bu engelleri aşarız. Şunu herkes bilsin ki artık yumrukları sıkmaya gerek yok. Musaffa edeceğiz, kucaklaşacağız, konuşacağız, birbirimize karşı adım atarak yürüyeceğiz." diye konuştu.
"Türkiye kardeşlikle büyüyecek, Türkiye demokrasiyle güçlenecek"
El ele, gönül gönüle Türkiye Yüzyılı'nı birlikte inşa edeceklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Terörün bitmesiyle, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, unutmayın eskisinden çok daha güçlü, çok daha özgüvenli olacaktır. Enerjimizi artık asli işimize vereceğiz. Kaynaklarımızı terörle mücadele için değil, kalkınma için refah için müreffeh ve muzaffer bir Türkiye için seferber edeceğiz. Türkiye kardeşlikle büyüyecek, Türkiye demokrasiyle güçlenecek, Türkiye istikrar ve güven içinde geleceğe yürüyecek. Göreceksiniz çok farklı bir Türkiye'ye en yakın zamanda kavuşacağız. Şunun altını çizerek tekrar söylüyorum; biz bir adım atana her türlü kolaylığı sağlarız. Unutmayın çıkış yolu arayana kapıyı ardına kadar açarız ama sular tersine akarsa da gereğini yaparız."
Kürdistan Bölgesi'ne teşekkür
Sürece sahiplenen Bahçeli, DEM Parti ve Kürdistan Bölgesi hükümetine teşekkür eden Erdoğan şunları dile getirdi:
"İttifak ortağımız Milliyetçi Hareket Partisinin Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'ye, sağ duyulu bir üslupla süreci sahiplenen DEM Parti heyetine ve özellikle merhum Sırrı Süreyya Önder'e, farklı kulvarda olsak da milli meselelerde milli duruş sergileme basiretini gösteren siyasi partilere ve aktörlere, sorumlu yayıncılık çizgisiyle sürece destek olan basın kuruluşlarımıza ve gazetecilere, ayrıca isimleri bizde mahfuz diğer arkadaşlarımıza bugün bir kere daha kalpten teşekkür ediyorum. Güvenlik birimlerimizin çalışmalarına destek olan Irak merkezi hükümeti ile Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne de buradan teşekkürlerimi iletiyorum."