Fransız kaynak: DSG ile Şam arasındaki müzakere sürecini desteklemeyi sürdürüyoruz
Fransa’daki diplomatik kaynaklar, Paris’in Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ile Şam yönetimi arasındaki müzakere sürecini desteklemeyi sürdürdüğünü ancak DSG’nin Suriye devlet kurumlarına entegrasyonu için yürütülen çabaların yavaşladığını bildirdi.

Fransız bir kaynak, Rûdaw’a yaptığı açıklamada, görüşmelerin “Fransa ve Amerika’nın desteği ve koordinasyonuyla devam ettiğini” belirtti.
Kaynak, Paris’in Şubat ayında düzenlenen Paris Suriye Konferansı’nda verdiği sözleri hatırlatarak, “Fransa, özgür, birleşik, egemen, istikrarlı ve kapsayıcı bir Suriye’nin inşası ve ülkenin bölgesel çevresiyle tamamen entegre olacağı barışçıl bir geçiş süreci için çalışmaya devam ediyor” dedi.
Aynı kaynak, Özerk Yönetim ile Şam yönetimi arasındaki diyalogun sürdüğünü vurgulayarak, “DSG’nin Suriye ordusuyla entegrasyonu, Suriye ve bölgenin istikrarı ile terörle mücadele açısından temel bir konudur” ifadelerini kullandı.
Fransız yetkili ayrıca, “Fırat Nehri’nin her iki yakasında da önemli çalışmalar yürütülüyor” diyerek, tüm Suriyelilerin haklarına saygı gösteren dengeli ve kapsayıcı bir çözümün önemine dikkat çekti.
Bu açıklamalar, Suriye geçiş dönemi Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi arasında 10 Mart 2025’te imzalanan anlaşmaya ilişkin tartışmaların devam ettiği bir dönemde geldi. Söz konusu anlaşma, Özerk Yönetim’in sivil ve askeri kurumlarının Şam kontrolündeki kurumlarla entegrasyonunu öngörüyordu.
Anlaşma kısmen uygulanmış olsa da, DSG savaşçılarının nasıl entegre edileceği konusunda taraflar arasında görüş ayrılığı sürüyor. DSG, mevcut yapı ve komuta zinciriyle Suriye’nin gelecekteki ordusunda yer almak isterken, Şam yönetimi DSG’nin dağıtılmasını ve savaşçıların bireysel olarak orduya katılmasını talep ediyor.
New York’taki yıllık Concordia Zirvesi’nde konuşan Şara, anlaşmanın uygulanmasındaki gecikmeyi eleştirerek DSG’nin mevcut yapısının korunmasının “bölgeyi büyük tehlikeye atacağı, Irak, Türkiye ve Suriye’yi etkileyecek geniş çaplı bir savaşa yol açabileceği”ni öne sürdü.
Özerk Yönetim ise ayrılıkçılık suçlamalarını reddederek, Suriye devletinden ayrılma gibi bir hedeflerinin bulunmadığını defalarca vurgulamıştı.