PKK’den Gürcistan’da düşen askeri kargo uçağı ile ilgili açıklama
İsmini “Kürdistan Özgürlük Hareketi” olarak değiştiren PKK’nin üst düzey yöneticilerinden Helin Ümit, “Önder Apo’nun siyasi ve hukuki haklarının tanınmasını ve siyaset yapar hale gelmesini istiyoruz. Biz Önder Apo’nun oluşturacağı yeni siyasi harekete katılmak istiyoruz” dedi.
Helin Ümit, Medya Haber’e yaptığı açıklamalarda Türkiye’deki “demokratik toplum ve barış süreci” tartışmalarına, Meclis’teki komisyon çalışmalarına ve Gürcistan’da düşen askeri kargo uçağına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
“Sürecin mimarı Öcalan, devlet süreci oyalıyor”
Ümit, Türkiye’de yürütülen barış sürecinin isimlendirilmesinden tarafların yaklaşımına kadar pek çok noktada görüş ayrılığı bulunduğunu savundu.
Abdullah Öcalan’ın süreci “Demokratik Toplum ve Barış Süreci” olarak tanımladığını, hükümetin ise “Terörsüz Türkiye” söylemini öne çıkardığını belirten Ümit, iki tarafın amaçlarının farklı olduğunu söyledi.
Meclis’te kurulan komisyonun bir “dinleme görevi” olduğunu hatırlatan Ümit, PKK’nin temel muhatap olarak gösterdiği Abdullah Öcalan’ın hâlâ dinlenmemiş olmasını eleştirdi.
“Bu komisyon mevcut haliyle tam bir oyalama komisyonuna döndü” diyen Ümit, sürecin ilerlemesi için Öcalan’ın görüşlerine başvurulması gerektiğini ifade etti.
Bahçeli’nin açıklamalarına dikkat çekti
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Meclis’teki grup toplantısında yaptığı son açıklamaların “anlamlı” olduğunu belirten Ümit, Bahçeli’nin Öcalan’a yönelik bazı ifadelerini olumlu ancak yetersiz bulduğunu söyledi.
Ümit, Bahçeli’nin daha önce dile getirdiği “Meclis’te siyaset yapabilir” şeklindeki sözlerin hayata geçirilmediğini savundu.
Helin Ümit, “Bahçeli ekim ayı konuşmasında ne demişti? ‘Partiyi feshetsin, gelsin Meclis’te, DEM Parti grubunda siyaset yapsın’ demişti. Hani nerede? Önderliğimizin üzerine hâlen kilit vuruluyor. ‘Umut hakkından yararlansın’ demişti. Hani nerede?” diye sordu.
Öcalan’a umut hakkı
PKK’nin örgütsel varlığını sonlandırdığını hatırlatan Helin Ümit, bundan sonraki süreçte Öcalan’ın “yeni bir siyasi hareket” kurabileceğini ve kendilerinin de buna katılmak istediklerini söyledi.
Öcalan’a umut hakkının uygulanmasını talep eden Ümit, “Önder Apo’nun siyasi ve hukuki haklarının tanınmasını ve siyaset yapar hale gelmesini istiyoruz. PKK feshedildi. Ben ve tüm yoldaşlarım, Önder Apo’nun oluşturacağı yeni siyasi harekete katılmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Bu nedenle Öcalan’ın “fiziki ve hukuki özgürlüğünün” sağlanması gerektiğini vurguladı.
Gürcistan’da düşen askeri uçak: “Şüpheli bir zamanlama”
Azerbaycan’dan Türkiye’ye dönerken Gürcistan üzerinde düşen ve 20 askerin hayatını kaybettiği C-130 kargo uçağı hakkında konuşan Ümit, kazayı “şüpheli” olarak değerlendirdi.
Ümit, “Çok şaibelidir. Yani hemen ertesi gün komisyon bir araya gelecekti” dedi.
Olayın zamanlamasının dikkat çekici olduğunu söyleyen Ümit, 1993’te Bingöl’de 33 askerin yaşamını yitirdiği saldırıyı hatırlatarak, bu olayın “dış müdahale olasılığını” düşündürdüğünü söyledi.
Ümit, “Evet, 33 asker olayı Türkiye’nin içteki kontrgerilla, yani derin devlet işiydi. Bu tam olarak öyle değil ama bir dış müdahale gibi geliyor bana. Niye böyle bir dönemde benzer bir şey oldu?” ifadelerini kullandı.
İran’ın eski Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin düşen helikopterini hatırlatan Ümit, “Azerbaycan’daki İsrail etkisine” dikkat çekerek olayın Türkiye’de milliyetçi bir dalga oluşturmak amacıyla kullanılabilecek bir provokasyon olabileceğini iddia etti.
Ümit, “Süreç hâlen çok hassastır, kırılgandır. Başta Türkiye olmak üzere Ortadoğu’da halklara dönük tehlike ortadan kalkmış değildir” dedi.
ABD’deki Şara–Trump görüşmesi
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın ABD temaslarını da değerlendiren Ümit, görüşmede verilen görüntüleri “Ortadoğu’da yeni bir işbirlikçi lider hazırlığı” olarak nitelendirdi.
ABD’nin Suriye politikasında Türkiye’nin istediği çizginin oluşmadığını savundu.
Suriye’deki gelişmelere dair de konuşan Helin Ümit, Şam yönetimi ile Demokratik Suriye Güçleri arasında imzalanan 10 Mart mutabakatının Türkiye tarafından engellendiğini savundu.
Ümit, Ankara’nın iç ve dış politikasını birbirine bağlayarak süreci “geriye çektiğini” iddia etti.
Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın bu konudaki eleştirel yaklaşımını da değerlendiren Ümit, bunun hem Suriye sürecini hem de Türkiye’nin geleceğine dair beklentileri olumsuz etkilediğini ileri sürdü.
Ümit, “Hakan Fidan’ın tutumu, fıkrada geçtiği gibi ‘Kürt anasını görmesin’ tutumudur. Yani ne olursa olsun Kürt’ün dediği olmasın, isteği olmasın. Bu tutumuyla hem Suriye’deki entegrasyonu ve Suriye’nin birliğini zorlayan bir konumdadır hem de Türkiye’nin geleceğini zorlayan bir pozisyonda olduğunu söyleyebilirim” ifadelerini kullandı.