DEM Parti, İmralı Heyeti’nin Erdoğan görüşmesinden beklentilerini açıkladı

DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), 23-24 Ekim tarihlerinde Eş Genel Başkanlar Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan başkanlığında toplandı.

ANKA’da yer alan habere göre toplantıda, 2026 yılı Bütçe Kanun Teklifi, Türkiye’nin güncel siyasi atmosferi ve barış sürecine ilişkin son gelişmeler ele alındı.

MYK’da, hükümetin Meclis’e sunduğu 2026 Bütçe Kanun Teklifi “çok kötü bir bütçe” olarak nitelendirilirken, bu bütçeye karşı toplumsal ve sendikal kesimlerle birlikte yürütülecek kampanyalar, eylemler ve saha organizasyonları üzerinde duruldu.

Toplantının ikinci gününde ise barış süreci, PKK’nin olası silah bırakma adımları ve bu süreci destekleyecek yeni yasal düzenlemeler gündeme geldi.

Parti kaynaklarına göre, DEM Parti İmralı Heyeti’nin 28 Ekim Salı günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile gerçekleştireceği görüşme, sürecin seyrini belirleyecek nitelikte. Heyetin görüşmesinden sonra önümüzdeki günlerde sürece ilişkin bir “yasa taslağının” da gündeme gelmesi bekleniyor.

Geçmiş görüşmeler hatırlatıldı

Erdoğan ile İmralı Heyeti arasındaki ilk temas, 13 yıl aradan sonra 10 Nisan’da Beştepe’de yapılmıştı. Görüşmede dönemin DEM Parti Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’a, yaşamını yitiren İstanbul Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder eşlik etmişti.

İkinci buluşma ise 7 Temmuz’da Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleşmiş, toplantıya Buldan ve Mithat Sancar’ın yanı sıra AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala ile MİT Başkanı İbrahim Kalın da katılmıştı.

28 Ekim’de yapılacak yeni görüşmenin, bu temasların devamı niteliğinde ve olası bir “yeni çözüm sürecinin” çerçevesini belirleyici bir adım olabileceği değerlendiriliyor.

Analiz | Kulislere yansıyanlar

Ankara kulislerinde son günlerde, İmralı Heyeti’nin Beştepe ziyareti öncesinde “somut adımların artık kaçınılmaz hale geldiği” yönünde bir beklenti hakim.

Hükümet çevrelerine yakın kaynaklar, olası yasa taslağının “silah bırakma sürecini ve toplumsal barışı güvence altına alacak düzenlemeler” içerebileceğini belirtiyor. Bu taslağın, geçmiş çözüm süreci deneyimlerinden farklı olarak “daha kurumsal ve parlamenter bir zemin” üzerinden ilerlemesi bekleniyor.

DEM Parti cephesi ise, barışın toplumsal meşruiyetini güçlendirecek adımların yalnızca yasal değil, aynı zamanda siyasal bir çerçeveyle desteklenmesi gerektiğini vurguluyor. Parti içindeki değerlendirmelere göre, sürecin kalıcı olabilmesi için “şeffaflık, sivil denetim ve Meclis iradesi” üç temel koşul olarak öne çıkıyor.

Siyasi gözlemciler, Erdoğan–İmralı Heyeti görüşmesinin ardından kısa süre içinde hem hükümet hem de muhalefet cephesinde yeni açıklamaların gelmesini bekliyor. Özellikle 2026 bütçe görüşmelerine paralel olarak, “barış sürecine ilişkin bir yasal paketin Meclis gündemine taşınması” olasılığı yüksek görülüyor.