Özerk Yönetim’den, Sahil ve Süveyda'daki gerilime ilişkin açıklama: ‘Tırmanış tehlikeli sonuçlar doğurur’

Yayımlanan bildiride, "Meşru haklarını talep eden protestocuları hedef alan saldırıların yanı sıra, aşiret seferberliği ve 'aşiret güçleri' gibi çeşitli isimler altındaki silahlı grupların sahaya sürülmesi, toplumsal barışı bozmayı ve Suriyeliler arasında fitne çıkarmayı amaçlayan sistematik uygulamalardır" ifadelerini kullanıldı.

Suriyelilerin beklentilerinin yanında durduklarını ve barışçıl gösteri haklarını destekledikleri vurgulanan açıklamada, "Siyasi ve barışçıl diyalog, mevcut aşamayı geçmenin ve ülkenin daha fazla kaosa sürüklenmesini önlemenin tek yoludur" denildi.

Yönetim, Şam hükümetini "Suriyelilerin iradesine saygı duymaya ve şiddet kullanımını durdurmaya" çağırarak, Humus, Sahil ve Süveyda'daki tırmanışın "Suriye'nin geleceği ve demokratik, ademi merkeziyetçi bir devlet inşa etme süreci üzerinde tehlikeli yansımalar bırakacağı" uyarısını yaptı.

Açıklamada ayrıca, sivillere yönelik saldırıların "insani ve ulusal değerlerin açık bir ihlali" olduğu belirtilerek, kışkırtıcı söylemlerin ve nefret dilinin durdurulması gerektiği vurgulandı.

Rojava yönetim açıklamasında, tercihlerinin "dün olduğu gibi bugün de barış, diyalog, Suriyelilerin birliği ve yeni, demokratik ve ademi merkeziyetçi bir Suriye'nin inşası" olduğunu ve öyle kalacağını vurguladı.

Lazkiye'de gösteriler

Dün salı günü, kıyı kenti Lazkiye'de ve Suriye'deki Alevi çoğunluklu diğer bölgelerde binlerce kişi, son dönemde bu azınlığı hedef alan saldırıları kınamak, federalizm ve ademi merkeziyetçilik talep etmek için gösteri düzenledi.

Eski Devlet Başkanı Beşar Esad'ın yönetiminin yaklaşık bir yıl önce devrilmesinden bu yana, mensubu olduğu mezhebin üyeleri tekrarlayan saldırılara maruz kalıyor; geçtiğimiz Mart ayında Suriye sahilindeki bazı köylerde meydana gelen olaylarda yüzlercesi hayatını kaybetti.

Lazkiye'nin merkezindeki El-Ezheri kavşağında toplanan göstericiler, "Suriye halkı birdir" ve "Ey dünya duy sesimizi... Alevi halkı boyun eğmez" gibi sloganlar attı.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne göre, Esad'ın devrilmesinin ardından eski rejim ordusundaki askerlerden yaklaşık 9 bini halen tutuklu bulunuyor ve aynı kaynağa göre bunlardan 62'si işkence altında hayatını kaybetti.

Bu gösteriler, ülkenin yönetimini elli yıl boyunca demir yumrukla elinde tutan Esad ailesinin düşüşünün ardından, geçtiğimiz aylarda Suriye'de yaşanan benzer kargaşa silsilesine eklenen ve ülkenin orta kesimindeki Humus kentinde yaşanan mezhep temelli şiddet olaylarının hemen ertesinde geldi.

Humus'ta bir çiftin öldürülmesi gerilimi tırmandırdı

Pazar günü, Humus yakınlarındaki (orta kesim) Zeydal kasabasındaki evlerinde bir karı koca ölü bulunmuş, kadının cesedinin yakıldığı ve polise göre olay yerinde mezhep içerikli ifadelerin yazılı olduğu tespit edilmişti.

Bu suçun arkasında Alevilerin olduğu yönündeki suçlamalar, hem Sünni hem de Alevi mahalleleri barındıran kentin birçok bölgesinde şiddet dalgasını tetikledi.

Bedevi aşiretlerden gençler, Alevi çoğunluklu mahallelerde evleri, arabaları ve dükkanları hedef alan vandallık eylemleri gerçekleştirdi; ardından yetkililer durumu kontrol altına almak için sokağa çıkma yasağı ilan etti.