Lozan Antlaşması’nın yıl dönümünde PSK ve PWK’den açıklama: Kürtlere Yapılan Haksızlık Telafi Edilmelidir
Lozan Antlaşması’nın imzalanmasının 102. yıl dönümünde PSK ve PWK ayrı ayrı yaptıkları açıklamalarla antlaşmayı sert bir dille kınadı. Her iki parti de Lozan’ı “Kürt halkını köleleştirme ve Kürdistan’ı parçalama antlaşması” olarak tanımladı.
“Kürtler Lozan’da temsil edilmedi, halkımız köleliğe mahkum edildi”
Kürdistan Sosyalist Partisi(PSK) tarafından yapılan açıklamada, Lozan Antlaşması’nın bir asırlık inkar, asimilasyon ve katliam sürecinin başlangıcı olduğu vurgulandı. Antlaşmanın Kürt halkının iradesini yok saydığı belirtilerek, “Lozan Antlaşması halkımız için karanlığın, zulmün, soykırımın ve asimilasyonun öteki adıdır” denildi.
Açıklamada, Lozan’ı imzalayan ve uygulayan devletler kınanarak, “Halkımızın kararlı özgürlük ve ulusal kurtuluş mücadelesi sürecek, er ya da geç Lozan tarihin çöp sepetine atılacaktır” ifadelerine yer verildi.
PWK: “Lozan, Kürdistan’ı ikinci kez parçaladı”
Kürdistan Yurtseverler Partisi (PWK) Basın Bürosu tarafından yapılan açıklamada ise Lozan Antlaşması’nın, 1639’da imzalanan Kasr-ı Şirin Antlaşması’ndan sonra Kürdistan’ı ikinci kez parçalayan uluslararası bir mutabakat olduğu ifade edildi. Açıklamada, Lozan ile Kürtlerin dört ayrı devletin sınırları içerisine bölündüğü ve bu durumun uluslararası düzeyde meşrulaştırıldığı vurgulandı.
PWK açıklamasında, “Kürt halkının iradesine rağmen suni sınırlar çizilmiş, Kürdistan coğrafyası parçalanmış ve halkımız ulusal haklarından mahrum bırakılmıştır. Lozan ile sadece toprak değil, Kürt aile yapısı, sosyal dokusu, kültürü ve ulusal bilinci de parçalanmıştır” denildi.
“Mücadele uluslararası boyutta sürdürülmeli”
PWK, Kürtlere dayatılan bu parçalanmışlık durumunun yalnızca Türkiye, İran, Irak ve Suriye gibi bölge devletlerinin değil, antlaşmaya taraf olan emperyalist devletlerin de sorumluluğunda olduğunu belirtti. Parti, Lozan’a karşı mücadelenin artık uluslararası hukuk ve insan hakları belgeleri kapsamında sürdürülmesi gerektiğini vurguladı.
Açıklamada, Kürdistan Bölgesi hükümetine, Kürt diasporasına, akademisyenlere ve genç kadrolara çağrı yapılarak, “Güçlü bir lobi, uluslararası diplomasi atağı, akademik yayınlar ve girişimlerle Kürt halkının sesi dünya kamuoyuna duyurulmalıdır” denildi.
“Lozan’ı tanımıyoruz, bu zincir kırılmalı”
Her iki partinin açıklamalarında ortak mesaj, Lozan Antlaşması’nın Kürt milleti tarafından hiçbir zaman kabul edilmediği ve edilmeyeceği yönündeydi. PWK, antlaşmanın yıldönümünde tüm Kürt kurumlarını, aydınları ve siyasi yapıları seferber olmaya çağırırken; PSK da, bu antlaşmanın halkın iradesini ayaklar altına alan bir “kölelik sözleşmesi” olduğunu yineledi.
