Zeydan’dan Avrupa Konseyi’nde konuştu: “Demokratikleşme ve barış için tarihsel bir fırsat var”

Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Abdullah Zeydan, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nin 49’uncu Genel Kurulu öncesinde yaptığı konuşmada, Türkiye’deki kayyum uygulamalarını eleştirerek demokratikleşme ve toplumsal barış çağrısında bulundu.

ANKA’nın haberine göre Zeydan, kongre üyesi Kader Uzun, DEM Parti Avrupa Konseyi temsilcisi Faik Yağız ve diplomasi ekibiyle birlikte Kongre Başkanı Marc Cools, Türkiye raportörü Bryony Rudkin ve çalışma arkadaşlarıyla görüştü. Görüşmelerin ardından Genel Kurulda söz alan Zeydan, Van halkının ve kayyumla görevden alınan belediye yönetiminin selamlarını ileterek konuşmasına başladı.

“İradesi kayyum eliyle gasp edilmiş bir kentin seçilmiş eş başkanı olarak sizlere Van halkının selamlarını iletiyorum,” diyen Zeydan, demokratik muhalefet bloğunun ağır bedeller ödediğini belirtti.
“Sayın Demirtaş, Sayın Yüksekdağ, Sayın Leyla Güven, İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Sıddık Akış, Selçuk Mızraklı, Osman Kavala ve daha yüzlerce muhalif şahsiyet bugün haksız yere cezaevindedir,” ifadelerini kullandı.

Zeydan, konuşmasında AİHM kararlarının uygulanmamasına da değinerek, “Tüm üye ülkeler açısından bağlayıcı olan kararların Türkiye tarafından ısrarla görmezden gelindiğini” söyledi.

“Toplumsal barış için tarihsel bir fırsat”

Zeydan, Türkiye’nin 40 yılı aşkın süredir devam eden çatışma sürecinin sona ermesi için yeni bir dönüm noktasında olduğunu belirtti:

“Kürt halk önderi Sayın Abdullah Öcalan, barış ve çözüm sürecinde çok önemli adımlar atmış, PKK’ye silahsızlanma çağrısında bulunmuş bir baş müzakerecidir. Türkiye bugün toplumsal barışın ve demokratikleşmenin mümkün olabileceği tarihsel bir fırsatla karşı karşıyadır.”

Bu çerçevede, “Barış ve Demokratik Toplum Süreci” olarak tanımladığı yeni bir sürecin başlatılabileceğini söyleyen Zeydan, devletin demokratikleşmeye yönelik adımlar atması gerektiğini ifade etti.

Kayyum politikalarına son ve yerel özerklik vurgusu

Zeydan, konuşmasının son bölümünde Avrupa Konseyi’ne ve üye ülkelere de çağrıda bulundu:

“Demokratikleşmenin önündeki engellerden biri olan kayyum politikalarına derhal son verilmelidir. Türkiye’nin Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na koyduğu şerhler kaldırılmalı, yerel yönetimlerin özerkliği desteklenmelidir.”

Zeydan’ın konuşması, Türkiye’deki yerel demokrasi tartışmalarının uluslararası platformlarda yeniden görünür hale geldiği bir döneme denk geldi. Avrupa Konseyi, 2024 yılındaki raporunda Türkiye’deki kayyum uygulamalarını “demokratik temsilin ortadan kaldırılması” olarak nitelemiş, Ankara ise raporu “taraflı” olarak değerlendirmişti.

Analiz – Zeydan’ın mesajının anlamı

Abdullah Zeydan’ın Avrupa Konseyi çıkışı, iki paralel mesaj taşıyor:

1. İçeride: Türkiye’nin Kürt sorununa yeniden müzakere ve barış zemini üzerinden yaklaşması gerektiği vurgusu.

2. Dışarıda: Avrupa kurumlarının Türkiye’ye yönelik “sessizliğini” kırma ve yerel demokrasiye dair baskı mekanizmalarını hatırlatma girişimi.

Zeydan’ın “Barış ve Demokratik Toplum Süreci” ifadesi, Öcalan’ın geçmişteki çözüm süreci perspektifine atıf içeriyor; bu da son dönemde Kürt siyasetinde yeniden dillendirilen “müzakere kanallarının açılması” çağrılarıyla örtüşüyor.