ABD'den YNK'ye Türkiye -İran Tavsiyesi
Türkiye, iki yıl aradan sonra Süleymaniye Uluslararası Havalimanı’na düzenli uçuşları yeniden başlattı. Ankara’nın bu adımı, YNK ile ilişkilerde yumuşama ve İran’ın bölgesel etkisini sınırlama stratejisinin parçası olarak görülürken, ABD'nin, YNK’ye uzun süredir İran etkisinden uzaklaşarak Türkiye ile pragmatik bir ilişki kurma çağrısı ön plana çıktı..
Türkiye, 2025 Ekim ayı itibarıyla Süleymaniye Uluslararası Havalimanı’na düzenli uçuşları yeniden başlattı. Yeni düzenlemeye göre, haftada dört sefer İstanbul ve Ankara’dan Süleymaniye’ye yapılacak.
Bu gelişme, 2017’den bu yana süren siyasi ve güvenlik gerginliğinin ardından, Ankara ile Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) arasındaki buzların kısmen erimesi olarak değerlendiriliyor.
Gerilimin temelinde, Türkiye’nin YNK’yi Süleymaniye ve çevresinde PKK’nin varlığına göz yummakla suçlaması yatıyordu. Ancak son adım, karşılıklı güven tesisine yönelik temkinli bir diplomatik yeniden başlama sinyali olarak görülüyor.
2017’den 2025’e: Krizin Anatomisi
Ankara–Süleymaniye hattındaki kriz, Ağustos 2017’de PKK’nin iki Türk istihbarat görevlisini Süleymaniye’de kaçırmasıyla başladı. Türkiye, o dönemde YNK içindeki bazı unsurları PKK’ye “sessiz destek vermekle” suçladı.
Gerginlik yıllar içinde derinleşti ve Nisan 2023’te Türkiye, Süleymaniye hava sahasını kapattı. Ankara, havalimanının “PKK’nin lojistik faaliyetlerinde kullanıldığı” iddiasında bulundu.
YNK ise bu iddiaları reddederek, havalimanının tamamen sivil denetim altında olduğunu vurguladı.
Ulaştırma Bakanlığı ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü kaynaklarına göre uçuşların yeniden başlaması, Erbil ve Bağdat’tan alınan güvenlik güvenceleri sonrasında mümkün oldu.
Türk heyetleri, Iraklı güvenlik ve parlamento komisyonlarıyla birlikte Süleymaniye Havalimanı’nda yerinde inceleme yaptı ve tesisin yalnızca sivil amaçlarla kullanıldığını doğruladı.
Hürriyet Daily News’e göre, ilk aşamada haftada dört uçuş yapılacak, güvenlik durumunun istikrarlı kalması halinde sefer sayısı artırılabilecek.
YNK: “Diplomatik ve İdari Başarı”
YNK yönetimi, bu kararı “diplomatik ve idari bir başarı” olarak değerlendirdi. Parti kaynakları, havalimanının hiçbir zaman “yasadışı faaliyetlerin merkezi” olmadığını savundu.
YNK’ye yakın çevreler, bu adımın Türkiye ile ilişkilerde yeni bir sayfa açabileceğini belirtti. Ayrıca, ABD ve Batılı çevrelerden gelen “Ankara ile ilişkileri normalleştirin” yönündeki tavsiyelere de yanıt niteliğinde olduğu ifade edildi.
Washington Institute for Near East Policy ve Jamestown Foundation gibi düşünce kuruluşlarının analizlerine göre ABD, YNK’ye uzun süredir İran etkisinden uzaklaşarak Türkiye ile pragmatik bir ilişki kurma çağrısı yapıyor.
ABD’nin stratejik hedefi, Kürdistan Bölgesi’nde İran nüfuzunu sınırlamak, PKK’nin etkinliğini daraltmak ve bölgesel istikrarı güçlendirmek.
Bu yaklaşım, YNK’nin Erbil merkezli KDP ile ilişkilerini dengeleme ve Kürdistan’daki iç siyasi bölünmüşlüğü azaltma çabasıyla da bağlantılı.
Ekonomik ve İnsani Etkiler
Yaklaşık iki yıl süren uçuş yasağı, Süleymaniye ekonomisi üzerinde ağır bir izolasyon etkisi yaratmıştı.
Uçuşların yeniden başlamasıyla, ticaret, turizm ve sağlık ulaşımı açısından önemli bir rahatlama sağlanacağı belirtiliyor.
Yerel kaynaklara göre Türk Hava Yolları ve Irak Havayolları, haftada üç ila dört sefer planlıyor. Bu adım, öğrenciler, hastalar ve işçiler için hayati bir ulaşım kolaylığı anlamına geliyor.
Uzmanlara göre bu adım, teknik olmaktan öte, ölçülü bir diplomatik normalleşmenin ilk işareti.
Ancak süreç hâlâ kırılgan: Ankara, PKK’nin bölgedeki varlığının tamamen ortadan kaldırılmasını isterken; YNK içindeki bazı gruplar İran’la stratejik ilişkilerini sürdürmekten yana.
Bu nedenle, Türkiye–YNK hattındaki güvenin kalıcı hâle gelmesi, hem Süleymaniye’nin bölgesel rolünü yeniden tanımlayacak, hem de Kürdistan’daki güç dengelerini kökten etkileyebilecek.
Sonuç: Yeni Bir Dönemin İşareti
Türkiye ile Süleymaniye arasındaki uçuşların yeniden başlaması, sadece ulaşımın değil, bölgesel diplomasinin yeniden açılması anlamına geliyor.
Ancak bu sürecin stratejik bir yakınlaşmaya dönüşmesi, YNK’nin iç dengelerini yönetme becerisine ve Ankara’nın Süleymaniye’yi artık bir “güvenlik riski” değil, potansiyel bir “ortak” olarak görüp görmeyeceğine bağlı olacak.