Fransa: Suriye'nin geleceğinde Kürtler de yer almalı

Sözcü Lemoine, Rûdaw'a verdiği röportajda, "Irak bölgede çok önemli ve dinamik bir rol üstlendi ve Bağdat Konferansı bu yönde atılmış çok önemli bir adımdı" dedi.

İlk olarak 2021’de Paris’in desteğiyle düzenlenen Bağdat Konferansı’nın üçüncü oturumunun yapılması için çalışmalar sürerken, Mart ayında Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron telefon görüşmesinde bu konuyu ele aldı.

Ocak 2023’te Paris’te bir araya gelen Sudani ve Macron, birçok stratejik alanda iş birliği anlaşmaları imzalamıştı.

Fransız şirketler Kürdistan Bölgesi’ne geliyor

Lemoine, Fransız şirketlerin Irak’taki faaliyetlerini çeşitlendirmek istediklerini belirtti.

Kürdistan Bölgesi Yatırım Kurulu Sözcüsü Bergeşt Ekreyi, Rûdaw’a yaptığı açıklamada, önümüzdeki günlerde yaklaşık 60 Fransız şirketin Kürdistan Bölgesi’ni ziyaret ederek yatırım yapmasının beklendiğini söyledi. Bu girişim, Erbil ile Paris arasındaki ekonomik ilişkileri güçlendirmeyi ve binlerce kişiye istihdam sağlamayı hedefliyor.

Mayıs ayında Paris’te düzenlenen büyük bir ticaret ve yatırım forumunda bir araya gelen Fransız, Iraklı ve Kürt yetkililer, Irak’ı yatırım dostu ve istikrarlı bir ülke olarak tanıttı. Erbil ve Bağdat, özel sektörü güçlendirerek ekonomilerini çeşitlendirmeyi amaçlıyor.

Fransa’nın Erbil Başkonsolosu Yann Braem’e göre, Mayıs 2024 itibariyle Kürdistan Bölgesi’ndeki Fransız yatırımlarının toplamı 3 milyar doları aşıyor.

Lemoine, “Irak Kürdistanı ile Fransa arasındaki ilişkileri daha da güçlendirmekte kararlıyız” dedi.

Fransa ile Kürtler arasındaki tarihi bağ

Fransa’nın Kürtlerle uzun süredir süregelen bağları bulunuyor.

Eski Fransa First Lady’si Danielle Mitterrand, Saddam Hüseyin rejimi altında baskı gören Kürtlerin haklarını savunmuş, 1991 Körfez Savaşı sonrası Kürdistan Bölgesi’nde uçuşa yasak bölge oluşturulmasında kilit rol oynamıştı.

Mitterrand, 1992’de Kürdistan Parlamentosu’nun açılışını yapan kişi olarak hâlâ “Kürtlerin Annesi” olarak anılıyor.

2003’te Saddam’ın devrilmesinden sonra Fransa, Erbil’de konsolosluk açan ilk ülkelerden biri olmuş ve 2014’te IŞİD’e karşı savaşta hem Kürt hem Iraklı güçleri desteklemişti.

“Suriye’de demokratik geçiş süreci Kürtleri dışlamamalı”

Suriye bağlamında ise Fransa, siyasi geçiş sürecini destekliyor ve ülkedeki etnik, dini ve siyasi çeşitliliğe saygı gösterilmesini şart koşuyor.

“Yeni Suriye yönetimiyle yürütülen demokratik geçiş süreci tüm toplulukları kapsamalı, özellikle de Kürtleri” diyen Lemoine, Fransa’nın bu duruşunu her fırsatta vurguladığını söyledi.

Fransa’dan Rojava’da Kürt diyaloğuna destek

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, Nisan ayında Demokratik Suriye Güçleri (DSG) Genel Komutanı Mazlum Abdi ile bir araya gelerek Kürt haklarına saygı gösterilmesi çağrısında bulundu.

Fransa, ABD öncülüğündeki IŞİD karşıtı koalisyonun aktif bir üyesi olmanın yanı sıra, Rojava’daki Kürt siyasi partileri arasında diyalogun sağlanması için de çaba gösteriyor.

Nisan ayı sonunda, Suriye'deki birçok Kürt partisi ortak bir bildiri yayınlayarak, Kürtlerin haklarını güvence altına alan, adem-i merkeziyetçi ve demokratik bir sistem çağrısında bulundu.

Ancak Suriye Cumhurbaşkanlığı bu bildiriyi eleştirdi. Açıklamada, bunun, Mart ayında geçici Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile DSG Komutanı Abdi arasında imzalanan ateşkes anlaşmasına aykırı olduğu belirtildi.

Söz konusu anlaşma, Kürtleri Suriye’nin ayrılmaz bir parçası olarak tanıyarak, ülke genelinde ateşkesi öngörüyor ve DSG’nin Suriye ordusuna ve devlet kurumlarına entegrasyonunu amaçlıyordu.